Köyümüz sakinlerden Ahmet SÖĞÜT bir gün şehre gitmek için yola çıkar.Otobüse biner ve yolculuğa koyulur.Otobüsün mola verdiği yerlerden birinde Ahmet dayı acıktığı için arkadaşlarıyla bir lokantaya girerler. Bütün arkadaşları yemekleri söyler ve sıra ona gelir. Garson:
-'' Dayı ne yersin, içersin'' der. Ahmet dayı da:
-'' Ben altıparmah yayla corbası isteyrim.'' der. Garson tabi ki şaşırır ve sorar:
-'' Dayı yayla çorbasını anladık da, bu altıparmak neyin nesidir''der.Ahmet Dayı da tutturur ille de altıparmak corbası olacak diye.Garson da Ahmet dayıyı hani cumhuriyet halk partisinde altı ok var ya, bu partinin önemli adamlarından sanar( o zamanlarda cumhuriyet halk partisi yine meclistedir) ve Ahmet dayıya iki tas büyüklüğünde yayla corbası getirir. Ahmet dayı yedikten sonra hesap gelir öderler,cıkarken Ahmet dayı tabağı çanağı da beraberinde götürmek ister.Tam lokantanın kapısından çıkacakken garson bunu görür ve:
-''Dayı onları nereye götürüyosun?'' der.Ahmet dayı da '' ben onların parasını ödedim'' der. gitmeye devam eder. Garson patronunu çağırır.Ahmet dayı otobüsün merdivenlerinden çıkarken patron kolundan tutar ve:
-''Amca tabağı çanağı ver sen onların parasını vermedin,sen yediklerinin parasını verdin.'' der.Ahmet dayı yine tutturur ''yoh ben onların da parasını verdim''der.Bunun üzerine otobüsün şoförü araya girer ve lokantanın sahibine ''onun kafasında biraz var, sen dur ben alırım ondan şimdi''der.Şoför:
-''Ahmet dayı sen onları ver ben sana onların yenisini alırım''der ve Ahmet dayı da verir.Tekrar yollarına devam ederler…